KievCumartesi günü Ukrayna, AB, G7 ve Avustralya tarafından kabul edilen Rus petrolüne yönelik 60 dolarlık tavan fiyatı, bunun Rus ekonomisini “yok edeceğini” söyleyerek memnuniyetle karşıladı.
Daha önce zengin demokrasilerden oluşan G7 grubu ile Avrupa Birliği arasında siyasi düzeyde üzerinde anlaşmaya varılan tavan fiyat, AB’nin Rus ham petrolüne ambargo uygulamasıyla birlikte Pazartesi gününden itibaren yürürlüğe girecek.
Polonya, AB büyükelçisi Cuma gecesi Varşova anlaşmasını onaylamadan önce tavan fiyat planını desteklemeyi reddetmişti.
Ambargo, ithalatın üçte ikisini oluşturan ve potansiyel olarak Rusya’nın milyarlarca avroluk savaş sandığını boşaltan Rus ham petrolünün tankerle AB’ye sevkiyatını engelleyecek.
Ukrayna Cumhurbaşkanlığı Genelkurmay Başkanı Andriy Yermak Cumartesi günü Telegram’da yaptığı açıklamada, “Hedefimize her zaman ulaşıyoruz ve Rus ekonomisi yok edilecek ve tüm suçlarının bedelini ödeyecek” dedi.
Ancak “30 dolarlık bir sınır onu daha hızlı yok ederdi” diye ekledi.
G7, “Rusya’nın Ukrayna’ya karşı yürüttüğü saldırı savaşından kazanç elde etmesini önleme, küresel enerji piyasalarında istikrarı destekleme ve Rusya’nın saldırı savaşının olumsuz ekonomik yayılma etkilerini en aza indirme” sözünü yerine getirdiğini söyledi.
Beyaz Saray anlaşmayı “hoş bir haber” olarak nitelendirdi ve bir fiyat sınırının Rusya Devlet Başkanı Vladimir’e yardımcı olacağını söyledi. Putinfinansmanı finanse etme yeteneği Kremlin‘Savaş makinesi’.
– Altyapı saldırıları ‘kaçınılmaz’ – İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana Avrupa’nın en büyük silahlı çatışması haline gelen olayda küçük düşürücü yenilgiler aldıktan sonra Rusya, Ekim ayında Ukrayna’nın enerji altyapısını hedef almaya başladı ve büyük elektrik kesintilerine neden oldu.
Putin, Eylül ortasından bu yana Almanya Başbakanı Olaf Scholz ile yaptığı ilk görüşmede, Rusya’nın Ukrayna altyapısına yönelik saldırılarının “kaçınılmaz” olduğunu söyledi.
Kremlin’in telefon görüşmelerini okuduğuna göre Putin, Scholz’a “Bu tür önlemler, Kiev’in Rusya’nın sivil altyapısına yönelik provokatif saldırılarına zorunlu ve kaçınılmaz bir yanıt haline geldi” dedi.
Kremlin lideri, özellikle Moskova’nın ilhak ettiği Kırım’ı Rusya anakarasına bağlayan bir köprüye yönelik Ekim saldırısından söz etti.
Alman liderin sözcüsü, bir saat süren telefon görüşmesinde “Rusya başkanını Rus birliklerinin geri çekilmesi de dahil olmak üzere mümkün olan en kısa sürede diplomatik bir çözüme ulaşmaya çağırdı” dedi.
Ancak Kremlin, siyasi ve mali desteğinin Kiev’in “müzakere fikrini tamamen reddetmesi” anlamına geldiğini vurgulayarak, Putin’in Berlin’i “yaklaşımlarını yeniden düşünmeye” çağırdığını ve Batı’yı Ukrayna’da “yıkıcı” politikalar izlemekle suçladığını söyledi.
Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelensky, Kremlin’in Ukrayna’nın birçok bölgesini ilhak ettiğini iddia etmesinden kısa bir süre sonra, Putin iktidarda olduğu sürece Rusya ile görüşme olasılığını reddetmişti.
ABD Başkanı Joe Biden’ın Rus liderin gerçekten bitirmek istediği çatışmayı yeniden başlatması halinde Putin’le masaya oturmaya istekli olacağını söylemesinin ardından Kremlin, Moskova’nın Ukrayna konusunda müzakere havasında olmadığının da sinyalini verdi.
Putin’in sözcüsü Dmitry Peskov gazetecilere verdiği demeçte, “Başkan Biden gerçekte ne dedi? Müzakerelerin ancak Putin Ukrayna’dan ayrıldıktan sonra mümkün olduğunu söyledi.” Moskova’nın bu şartları “kesinlikle” kabul etmek istemediğini de sözlerine ekledi.
Bu arada Beyaz Saray, Biden’ın şu anda Putin ile masaya oturmayı “planlamadığını” söyleyerek Cuma günü görüşme fikrine de su dökmeye çalıştı.
Rusya’nın saldırıları Ukrayna’nın enerji sisteminin neredeyse yarısını yok etti ve milyonlarca insanı kış başlangıcında soğuk ve karanlıkta bıraktı.
Kiev’in son tahminlerine göre, Zelensky’nin danışmanı Mykhaylo Podolyak, çatışmada 13.000 kadar Ukrayna askerinin öldürüldüğünü söyledi.
Hem Moskova hem de Kiev’in moral bozmamak için kayıplarını en aza indirdiğinden şüpheleniliyor.
ABD’li üst düzey general Mark Milley geçen ay Ukrayna’da 100.000’den fazla Rus askerinin öldürüldüğünü veya yaralandığını ve Kiev kuvvetlerinin de benzer kayıplar verebileceğini söyledi.
Ukrayna’daki çatışmalar ayrıca binlerce Ukrayna vatandaşının hayatına mal oldu ve milyonları evlerini terk etmeye zorladı.
Ülkede kalanlar, yetkililer enerji altyapısı üzerindeki baskıyı hafifletmeye çalışırken acil durum kesintileriyle karşı karşıya kaldı.
Daha önce zengin demokrasilerden oluşan G7 grubu ile Avrupa Birliği arasında siyasi düzeyde üzerinde anlaşmaya varılan tavan fiyat, AB’nin Rus ham petrolüne ambargo uygulamasıyla birlikte Pazartesi gününden itibaren yürürlüğe girecek.
Polonya, AB büyükelçisi Cuma gecesi Varşova anlaşmasını onaylamadan önce tavan fiyat planını desteklemeyi reddetmişti.
Ambargo, ithalatın üçte ikisini oluşturan ve potansiyel olarak Rusya’nın milyarlarca avroluk savaş sandığını boşaltan Rus ham petrolünün tankerle AB’ye sevkiyatını engelleyecek.
Ukrayna Cumhurbaşkanlığı Genelkurmay Başkanı Andriy Yermak Cumartesi günü Telegram’da yaptığı açıklamada, “Hedefimize her zaman ulaşıyoruz ve Rus ekonomisi yok edilecek ve tüm suçlarının bedelini ödeyecek” dedi.
Ancak “30 dolarlık bir sınır onu daha hızlı yok ederdi” diye ekledi.
G7, “Rusya’nın Ukrayna’ya karşı yürüttüğü saldırı savaşından kazanç elde etmesini önleme, küresel enerji piyasalarında istikrarı destekleme ve Rusya’nın saldırı savaşının olumsuz ekonomik yayılma etkilerini en aza indirme” sözünü yerine getirdiğini söyledi.
Beyaz Saray anlaşmayı “hoş bir haber” olarak nitelendirdi ve bir fiyat sınırının Rusya Devlet Başkanı Vladimir’e yardımcı olacağını söyledi. Putinfinansmanı finanse etme yeteneği Kremlin‘Savaş makinesi’.
– Altyapı saldırıları ‘kaçınılmaz’ – İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana Avrupa’nın en büyük silahlı çatışması haline gelen olayda küçük düşürücü yenilgiler aldıktan sonra Rusya, Ekim ayında Ukrayna’nın enerji altyapısını hedef almaya başladı ve büyük elektrik kesintilerine neden oldu.
Putin, Eylül ortasından bu yana Almanya Başbakanı Olaf Scholz ile yaptığı ilk görüşmede, Rusya’nın Ukrayna altyapısına yönelik saldırılarının “kaçınılmaz” olduğunu söyledi.
Kremlin’in telefon görüşmelerini okuduğuna göre Putin, Scholz’a “Bu tür önlemler, Kiev’in Rusya’nın sivil altyapısına yönelik provokatif saldırılarına zorunlu ve kaçınılmaz bir yanıt haline geldi” dedi.
Kremlin lideri, özellikle Moskova’nın ilhak ettiği Kırım’ı Rusya anakarasına bağlayan bir köprüye yönelik Ekim saldırısından söz etti.
Alman liderin sözcüsü, bir saat süren telefon görüşmesinde “Rusya başkanını Rus birliklerinin geri çekilmesi de dahil olmak üzere mümkün olan en kısa sürede diplomatik bir çözüme ulaşmaya çağırdı” dedi.
Ancak Kremlin, siyasi ve mali desteğinin Kiev’in “müzakere fikrini tamamen reddetmesi” anlamına geldiğini vurgulayarak, Putin’in Berlin’i “yaklaşımlarını yeniden düşünmeye” çağırdığını ve Batı’yı Ukrayna’da “yıkıcı” politikalar izlemekle suçladığını söyledi.
Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelensky, Kremlin’in Ukrayna’nın birçok bölgesini ilhak ettiğini iddia etmesinden kısa bir süre sonra, Putin iktidarda olduğu sürece Rusya ile görüşme olasılığını reddetmişti.
ABD Başkanı Joe Biden’ın Rus liderin gerçekten bitirmek istediği çatışmayı yeniden başlatması halinde Putin’le masaya oturmaya istekli olacağını söylemesinin ardından Kremlin, Moskova’nın Ukrayna konusunda müzakere havasında olmadığının da sinyalini verdi.
Putin’in sözcüsü Dmitry Peskov gazetecilere verdiği demeçte, “Başkan Biden gerçekte ne dedi? Müzakerelerin ancak Putin Ukrayna’dan ayrıldıktan sonra mümkün olduğunu söyledi.” Moskova’nın bu şartları “kesinlikle” kabul etmek istemediğini de sözlerine ekledi.
Bu arada Beyaz Saray, Biden’ın şu anda Putin ile masaya oturmayı “planlamadığını” söyleyerek Cuma günü görüşme fikrine de su dökmeye çalıştı.
Rusya’nın saldırıları Ukrayna’nın enerji sisteminin neredeyse yarısını yok etti ve milyonlarca insanı kış başlangıcında soğuk ve karanlıkta bıraktı.
Kiev’in son tahminlerine göre, Zelensky’nin danışmanı Mykhaylo Podolyak, çatışmada 13.000 kadar Ukrayna askerinin öldürüldüğünü söyledi.
Hem Moskova hem de Kiev’in moral bozmamak için kayıplarını en aza indirdiğinden şüpheleniliyor.
ABD’li üst düzey general Mark Milley geçen ay Ukrayna’da 100.000’den fazla Rus askerinin öldürüldüğünü veya yaralandığını ve Kiev kuvvetlerinin de benzer kayıplar verebileceğini söyledi.
Ukrayna’daki çatışmalar ayrıca binlerce Ukrayna vatandaşının hayatına mal oldu ve milyonları evlerini terk etmeye zorladı.
Ülkede kalanlar, yetkililer enerji altyapısı üzerindeki baskıyı hafifletmeye çalışırken acil durum kesintileriyle karşı karşıya kaldı.