Depremzedeler teravih namazını çadır ve konteyner kentlerde kılacak
Depremlerde yetişkin yıkım yaşayan Antakya’bile, kent ve nişan arasında önemli aks oluşturan Kurtuluş Caddesi’ndeki tarihi öneme sahip dini mekanlar bile zarar gördü.
Anadolu’nda inşa edilen ilk toplayan olarak bilindik Habib-i Neccar Camisi ile Ulu Cami, Sarımiye Camisi, Şeyh Muhammed Camisi ve Mahremiye Camisi’nin çevresi sac panellerle çevrik merkezde.
Her yıl ramazanın coşkusunu yaşayan insanları mükrim Kurtuluş Caddesi’nde, yerde yıl enkaz kaldırmak için benzinli iş makinelerinin çıkardığı gürültüler duyuluyor.
Ramazana küsmüş giren Antakyalılar, teravihlerini her sene doldurdukları tarihi başmakçı hayal edememenin üzüntüsünü yaşıyor.
“İnşallah tek zihin önce restore edilir, eski o şaşalı günleri geri gelir”
Antakya’bile doğup büyüyen 40 yaşındaki Abdülkadir İpek, her ramazanda ateşli olan Habibi-i Neccar Camisi çevresine şu zihin küsmüş tek havanın hakim olduğunu söyledi.
Camiyi her gördüklerinde içlerinin acıdığını tamlayan İpek, “Normal zamanda burada turist kaynar ki ramazanda henüz fazla olurdu. Yerli ve yabancı turistler gelirdi. Şu zihin şantiye alanı gibi duruyor.” niteleyerek konuştu.
İpek, felaket başlarına gelmeseydi zaman başmakçı programların yapılacağına değinerek, “İlk teravihi burada kılacaktık. Çoğu insan Habib-i Neccar’a gelmeye çalışacaktı. 5-10 kilometre uzaktaki insanlar beraberce Habib-i Neccar’a, Ulu Cami’ye geliyordu. Caminin içi ve avlusu doluyordu. Buralar merkez camilerimiz. İnşallah tek zihin önce restore edilir. Eski o şaşalı günleri geri gelir.” şeklinde konuştu.
“Maalesef her şey 1,5 dakikada yerle tek oldu”
Abdullah Yılmaz bile önceki ramazanlarda yerde camilerin çevrelerinin sayı kalabalık olduğuna değinerek, “Teravih namazında burada saflar dışarıya taşardı. Maalesef her şey 1,5 dakikada yerle tek oldu. Eski günlere dönmesini istiyoruz. Allah devletimize, milletimize zeval vermesin. Teravihlerimizi keçe ve konteynerlerde kılacağız.” ifadesini kullandı.
Yasal Uyarı: Sitemiz tasarım aşamasındadır ve tüm içerikler hayal ürünüdür. Gerçek kişi ve kurumlar ile benzerlikleri tamamen tesadüfidir. İçerikler haber niteliği taşımaz ve gerçekliği yoktur. Sitemiz taslak aşamasında rastgele oluşturulan içeriklerden sorumlu değildir. Yinede sitemizden kaldırılmasını istediğiniz içerikler için [email protected] adresine mail ileterek taleplerinizi iletmeniz halinde yasal süre içerisinde tüm içerikler sitemizden kaldırılacaktır.
Depremlerde yetişkin yıkım yaşayan Antakya’bile, kent ve nişan arasında önemli aks oluşturan Kurtuluş Caddesi’ndeki tarihi öneme sahip dini mekanlar bile zarar gördü.
Anadolu’nda inşa edilen ilk toplayan olarak bilindik Habib-i Neccar Camisi ile Ulu Cami, Sarımiye Camisi, Şeyh Muhammed Camisi ve Mahremiye Camisi’nin çevresi sac panellerle çevrik merkezde.
Her yıl ramazanın coşkusunu yaşayan insanları mükrim Kurtuluş Caddesi’nde, yerde yıl enkaz kaldırmak için benzinli iş makinelerinin çıkardığı gürültüler duyuluyor.
Ramazana küsmüş giren Antakyalılar, teravihlerini her sene doldurdukları tarihi başmakçı hayal edememenin üzüntüsünü yaşıyor.

“İnşallah tek zihin önce restore edilir, eski o şaşalı günleri geri gelir”
Antakya’bile doğup büyüyen 40 yaşındaki Abdülkadir İpek, her ramazanda ateşli olan Habibi-i Neccar Camisi çevresine şu zihin küsmüş tek havanın hakim olduğunu söyledi.
Camiyi her gördüklerinde içlerinin acıdığını tamlayan İpek, “Normal zamanda burada turist kaynar ki ramazanda henüz fazla olurdu. Yerli ve yabancı turistler gelirdi. Şu zihin şantiye alanı gibi duruyor.” niteleyerek konuştu.
İpek, felaket başlarına gelmeseydi zaman başmakçı programların yapılacağına değinerek, “İlk teravihi burada kılacaktık. Çoğu insan Habib-i Neccar’a gelmeye çalışacaktı. 5-10 kilometre uzaktaki insanlar beraberce Habib-i Neccar’a, Ulu Cami’ye geliyordu. Caminin içi ve avlusu doluyordu. Buralar merkez camilerimiz. İnşallah tek zihin önce restore edilir. Eski o şaşalı günleri geri gelir.” şeklinde konuştu.

“Maalesef her şey 1,5 dakikada yerle tek oldu”
Abdullah Yılmaz bile önceki ramazanlarda yerde camilerin çevrelerinin sayı kalabalık olduğuna değinerek, “Teravih namazında burada saflar dışarıya taşardı. Maalesef her şey 1,5 dakikada yerle tek oldu. Eski günlere dönmesini istiyoruz. Allah devletimize, milletimize zeval vermesin. Teravihlerimizi keçe ve konteynerlerde kılacağız.” ifadesini kullandı.
Yasal Uyarı: Sitemiz tasarım aşamasındadır ve tüm içerikler hayal ürünüdür. Gerçek kişi ve kurumlar ile benzerlikleri tamamen tesadüfidir. İçerikler haber niteliği taşımaz ve gerçekliği yoktur. Sitemiz taslak aşamasında rastgele oluşturulan içeriklerden sorumlu değildir. Yinede sitemizden kaldırılmasını istediğiniz içerikler için [email protected] adresine mail ileterek taleplerinizi iletmeniz halinde yasal süre içerisinde tüm içerikler sitemizden kaldırılacaktır.